17 Ocak 2014 Cuma

Kulpçuluk ve Nefs

İnsanlar başaramadıklarını başaranlara, yapamadıklarını yapanlara, elde edemediklerini elde edenlere,iyi olacağını düşündükleri ama kendilerinin ulaşamadığı konumlara ulaşanlara,  cesaret edemedikleri şeyleri cesaret edip ifa edenlere bir sürü kulp takarlar.

Bunun da tek bir nedeni vardır, nefs.

Çünkü insan 'kendini gerçekleştirmek' isteyen, tatmin olmak isteyen bir varlıktır. Genel tabirle egosunu doyurmak isteyen bir varlıktır. Egosunu yüceltmek için yukarıda saydığım gibi kulp takar, böylece kendi tatmin olamamış egolarını başkalarını aşağılayarak yükseltmeye çalışır, ancak insani olarak aşağı bir konuma gelirler.  Biraz da süslü laflarla , itiraz edilemesin diye  entelce söylemlerde bulunulduğu zaman, egoya karşı ifa edilmesi gereken bu kutsal görev tamamlanmış olur.

Bu kulpçuluk, illa ki bir nitelendirme şeklinde ortaya çıkmaz, bazen bir davranış , yapma, yapmama şeklinde de ortaya çıkabilir.

Örneklere gelelim; Bir kişi düşünün, standart bir Türk erkeği, göbekli, evli, 2 çocuk babası, askerliğini yapmış ve liseyi bitiremeden eğitim hayatını noktalamış. Bu kişinin karşısına genç ve askere gitmeyen birisi çıktığında, 'Sen hele bir askere git de adam ol, daha sen ne gördün' der. Karşısında ki kişi, eğer ben askere gitmek istemiyorum derse onu vatan haini ilan eder, halbuki bu kişi, imkanı olsaydı kendi de askere gitmeyecektir ancak gitmiştir, dolayısıyla o yaşadıysa diğerleri de o zorluğu yaşamalıdır. Yoksa kıskançlık dediğimiz duygu belirir ama kişi bunu asla kabul etmez.Hatta aynı kişi kendisi askerdeyken babasına sık sık günlerin geçmediğini belirten mektuplar yazmış, kaçsam gelsem sana yarim diyen şarkılarla ruhunu coşturmuştur. Aynı kişi her ortamda askerde bizim anamızı bellediler diye anlatmaktan geri durmamıştır, ancak, gitmek istemeyenleri vatan haini diye nitelendirmeyi hiç abes bulmaz. Çünkü düşünemez, gerçekten bu toprağa borçlu muyum? Borçluysam bunun tek ödeme şekli askerde dayak yiyip tuvalet temizleyip patates soymak mıdır? Gibi.      
           

Yine aynı kişi kendisiyle ekonomi veya siyaset tartışan bir üniversite öğrencisine göğsünü gere gere şunu söyler: ' Biz hayat okulunda okuduk oğlum, sen nerden bilceksin? ' Hayatında okuduğu kitap sayısı 2 elin parmağını geçmeyen bu kişi, her şeyi hayat okulunda öğrendiğini, yaşama dair ekonomi siyaset ne varsa hepsini bu okulda çözdüğünü düşünür. Çünkü egosu öyle emreder, kendisi okuyamamıştır, dolayısıyla okuyanlar öyle çok ta matah bir eylem yapmamaktadır, hatta saçma sapan konuşmaktadır. Eğer okuyanın kendisinden daha çok bilebileceğini kabul ederse, egosu tatmin olmaz ve mutlu olması zorlaşır.
                                         
Yine aynı kişi , bekar, master yapmakta olan, 35 yaşında ki bir tanıdığına her lafı açıldığında 'evlenecek kız bulamadın, bir baltaya sap olmaz senden' demektedir. Nedeni çok açıktır, kendisi  annesinin görücü usülüyle getirdiği kızı beğenmek zorunda kalmış, aile baskısıyla evlenmiş ve çok istemesine rağmen bekar hayatı yaşayamamıştır . Bu yüzden her fırsatta aile hayatının güzelliğini övmekte, babalığın ne kadar kutsal bir şey olduğunu bağıra bağıra anlatmakta, ama çocuklarının yüzünü sadece pazar kahvaltılarında görmekte olup , iş saatleri haricinde zamanını da kahvehane de geçirmektedir.  Kendisi evlenmiştir, dolayısıyla yapılması gereken bu olmalıdır, zıt  bir durum yanlış veya kabul edilemezdir. Ve kulp takılır.

İlk okulda ki başarılı sınıf arkadaşlarına inek denilir. Kimse tarafından sevilmezler. Ve bu durumun çok az istisnası vardır. Hatta o başarılı olan çocuk çalışmıyor bile olabilir ama fark etmemektedir, notları çok iyi olduğu için 'inek' olmak zorundadır, hayalen bütün zamanını dersle geçirmekte, bu kulpu takanların 3 katı daha fazla ders çalışmaktadır.
İşin komiği, bu durum Lise'de de Üniversite de değişmez.Hiç kimse kendisinden az çalışan birisinin ondan çok daha yüksek notlar alabileceğini ihtimal vermez. Kendisi 2 saat çalışıp 60 almıştır, 'inek' 90 almıştır, en az 4-5 saat çalışmış olmaldır, hatta bir günlük çalışmayla  o notları alamamalıdır, her gün çalışıyor olmalıdır.O kadar çalışsa kulpu takan da alır ona göre.
Tüm bu düşüncelerin sebebi, kulp takan kişilerin,yani bu örnekte anlatılan gibi düşünen kişilerin, kendisinin limitlerini en üst sanması, ondan daha başarılı olmak için çok daha fazla çalışmanın şart olduğunu düşünmek istemesidir. Aksi takdirde ortaya çıkan tablo kişinin hoşuna gitmez, söz gelimi sınav akşamı çalışan kişi 80, kulp takan da yine sınav akşamı çalışıp 60 almışsa, diğeri inek olur. 'Çalışkan' olur. Çünkü asla ikisinin de sınav akşamı çalışıp diğerinin daha yüksek alması mümkün değildir. Olmamalıdır. Mutlaka yüksek alan daha fazla çalışmıştır. Bu durumun kabullenilmemesi de , ego meselesidir yine. Kişi eğer kabullenirse mutsuz olur çünkü egosu tatmin olmaz. Nefsine yüceltmek için, karakterini düşürür.

Eğer kişi komünist ise, ona en ufak muhalefet eden birisi cahil ve sıradandır.

Eğer kişi Liberal ise, ona muhalefet edenler cahil , mantıksız ve sıradandır.

Eğer kişi AKP 'li ise, muhalafet edenler bu ülkeye düşmandır.

Eğer kişi CHP'li ise , muhalefet edenler koyundur, uykudadır.

Eğer kişi Samsung telefon kullanıyorsa, Apple alanlar kazıklanmıştır.

Eğer kişi sayısal okumuşsa, diğer alanlardakiler en iyi ihtimalle tembel, veya aptaldır.

Eğer kişi sözelciyse, diğer bölümleri okuyanlar enayidir.

Eğer kişi askere gitmişse, gitmeyenler haindir.

Eğer kişi mutsuza, mutlu olanlar kendilerini kandırıyordur.

Eğer kişi fakirse, hayat adil değildir.

Eğer kişi zenginse, hayat fırsatlarla doludur.

Eğer kişi kadınsa, kadın üstündür.

Eğer erkekse, erkek üstündür.

Eğer kişi okumuşsa, eğitim çok önemlidir.

Eğer kişi okuyamamışsa, önemli olan hayat okuludur.

                 


Sebep egodur, kişi kendini önemser. Gereksiz yere, abartılı bir biçimde hemde. İsteyerek veya istemeyerek içine girdiği her durumu kabul edilir kılmak için kulplar takar, gerek kendisine, gerek başkasına.

Eğer bir ortamda kişilerin hayatlarının güzelliği yarışır vaziyette ise, o kişinin hayatı en iyisidir.

Yine aynı kişiler arasında, hayatın zorlukları yarıştırılmaktaysa, en çok zorluğu yine aynı kişi çekmiş ve en zor hayatta onun olmuştur.

Ego kendini gereksiz ve akılsızca önemsetir insana. Aşağılık bir konuma sokar. Basitleştirir.Hep en iyi benim, ben yapamadıysam şundan, benim hayatım en zoru, ben en başarılıyım veya en iyi yapabilirdim dedirtir ego.

Sözün özü ise, nefs, en büyük yalancıdır, itibar edeni, itibarsızlaştırır.





1 yorum:

  1. Best Bitcoin Games 2021 | List of the Best Bitcoin Casinos
    Best Bitcoin Casinos · Bitstarz 바카라 카지노 Casino · LeoVegas Casino · LeoVegas · Ignition Casino · Super Slots Casino.

    YanıtlaSil